ISO 9001:2015

ISO 9001:2015
Kalite Yönetim Sistemleri

ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemleri

ISO 14001:2015

ISO 14001:2015
Çevre Yönetim Sistemleri

ISO 14001:2015 Çevre Yönetim Sistemleri

IATF 16949:2016

IATF 16949:2016
Otomotiv Sektörü Kalite Yönetim Sistemleri

IATF 16949:2016 Otomotiv Sektörü Kalite Yönetim Sistemleri

ISO 45001:2018

ISO 45001:2018
İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi

ISO 45001:2018 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi

ISO 22000:2018

ISO 22000:2018
Gıda Güvenlik Yönetim Sistemi

ISO 22000:2018 Gıda Güvenlik Yönetim Sistemi

ISO 27001:2013

ISO 27001:2013
Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi

ohsas Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi

ISO 20000:2018

ISO 20000:2018
Bilgi Teknolojileri Hizmet Yönetim Sistemi

ISO 20000:2018 Bilgi Teknolojileri Hizmet Yönetim Sistemi
Gelişim Yönetim Sistemleri A.Ş. Kalite Yönetim Sistemleri Danışmanlığı İletişim
Gelişim Yönetim Sistemleri A.Ş. - - Danışmanlık - Seminer - Tetkik - -
 Kalite Hedef ve Maliyetleri

Oktay ATAKAN

Bazı kuruluşlarda sürekli iyileştirme yapmaya yönelik olarak üst yönetimin koymuş olduğu hedefler arasında uygun olmayan ürünün Kabul edilebilir oranının “ 0 “ yahut başka deyişle “0” kalite hatası hedeflendiği görülmektedir. Neden “0” hata hedeflediniz ? , dendiğinde ise hatanın olumsuzluk olduğu, olumsuz bir şey içinde hedef konursa bunun rahatlık yaratacağı ve hataların belki bu yüzden artacağı görüşü ileri sürülmektedir.

Hata oranı gibi hedefler işletmenin iç etkinliğini gösteren hedeflerdir. İç etkinlikle ilgili hedefler ise işletmenin müşteri gereksinimleri ve pazarın kabul edebileceği performans (kalite düzeyi) seviyesine bağlı olarak ama aynı zamanda işletmenin ekonomik olarak rekabet edebilir düzeyde kalmasını sağlayacak seviyede belirlenmelidir. Bu tip hedeflerin belirlenme-sinde kalite maliyetleri ve müşteri geri beslemeleri ölçülebilir olmaları sebebiyle bir başlangıç noktası olarak ele alınabilir.

Havacılık , Sağlık , Otomotiv ve Elektronik sektöründe hata oranının “0” veya bu orana çok yakın olarak belirlenmesi gerekir. Zira müşteri ihtiyacı ve pazarın Kabul edebileceği performans seviyesi beklentisi bu düzeydedir. Pazar aynı zamanda bu beklentiye uygun olarak ek kalite maliyetini üstlenmiş veya üstlenmeye hazırdır. Bu sektörlerde dahi iyileştirme açısından hata oranın önceki yıl veya yıllara göre belli oranlarda iyileştirilmesi için oran koymak “ örneğin % 0,05 gibi “ daha gerçekçi olur.

Tekstil , Boya Terbiye, Makine imalat gibi bazı sektörlerde “0” veya buna yakın kabul edilebilir uygun olmayan ürün hedeflemeleri yapmak gerçekçi olmayabilir. Zira böylesine bir hedef koyduğunuzda bunu sağlamak için girdi, proses kontrol ve son kontrol sayısını arttırmanız ve yeni ekipmanlar alarak ilave ölçümler yapmanız gerekebilir. Sonuçta kalite maliyetlerinizi çok arttırabilir ve artık işletmeniz rekabet edemeyecek hale geleceğinden kendinizi pazarın dışında bulabilirsiniz. Tabii bu husus bütün tekstil işletmeleri için geçerli değildir. Bu gün bazı marka tekstil ürünleri piyasa standart ortalama fiyatının 3-4 katı fiyatlarda rahatlıkla müşteri bulabilmektedir. Markanın bağımlı müşterileri ek kalite maliyetini karşılamaya hazır olduklarından ilave kalite maliyetleri karlılık olarak fazlası ile geri dönebilmektedir. Bir yerde Kalite kavramının hitap ettiği müşteri kesiminin ihtiyaçlarını beklentilerini karşılamak ile eşdeğer olduğu sözü unutulmamalıdır.

Bir başka hususta kabul edilebilecek en doğru hata oranının şartlara göre değişiklik gösterebildiği ile ilgilidir. Örneğin kazan boyama işlemi yapan ve kapasitesi pek dolu olmayan bir boyahane, boyama süresini uzatarak hata oranını azaltabilir. Buna mukabil tam kapasite ile çalışan bir boyahane daha fazla miktarda boyamak için, sirkülasyonunu arttırarak daha kısa süreli şarjlar yapmak yolu ile ilave ve tekrar boyama oranları (hata oranı) artsa bile karlılık açısından tercihini bu yönde kullanabilir.

Kalite ile ilgili hedef,belirli bir tarihte firmanın katlanabileceği kalite maliyeti ile o tarihteki müşteri gereksinimleri ve pazarın kabul edebileceği performansın dengeye geldiği noktada belirlenmelidir. Bunun için en iyi endikator müşteri şikayetleri dahil müşteri geri beslemeleri ile Kalite maliyetlerinin hesaplanıp karşılaştırılmasıdır. Kalite maliyetlerinin ölçülebilir ve görünür olanları ;

• Değerleme Maliyeti: İşletmenin belirlenen kalite düzeyinin korunması için yapılan kontroller, testler ve tetkikler gibi işlemlerin maliyetidir.
• Önleme Maliyeti: Hata ve uygunsuzlukların ortaya çıkmaması için yapılan işlemler ile ilgili maliyetlerdir. Girdi kontrolü. Çeşitli eğitimler ile giderler ve bu amaca hizmet eden personel giderleri önleme maliyetini oluşturur.
• İç hata Maliyeti: Hatalı üretim sonucu ortaya çıkan hurda, 2. kalite fiyat farkları. Yeniden işleme ile ilgili verimsizlik kayıpları bu maliyeti oluşturur.
• Dış hata Maliyeti : Mal veya Hizmetin müşteriye sunulmasından sonra hasıl olan tazminat doğuran haklı müşteri şikayetleri , garanti süresindeki onarım ve değiştirmeler bu tip bir maliyeti oluşturur.

Firmalar isterlerse önleme maliyetlerini arttırıp dış hata maliyetlerini azaltabilirler. Bu tercih sektörlere ve ülkelere göre de farklılık arz edebilmektedir. Örneğin Japon firmalarının bu şekilde bir tercihte bulundukları bilinmektedir.

Kalite maliyetlerinin birde görünmeyen ve hesaplanması çok zor olanları vardır. Yani Buzdağının Suyun altında kalan görünmeyen kısmı. Bunlar Müşteri tatminsizliği nedeniyle kaybedilen siparişler, azalan satışlar, boş kapasiteler ve üretim eksikliği nedeniyle birim maliyetlere, artan genel gider payı olarak yansıyan maliyetlerdir. Müşteri Memnuniyeti anketleri bir bakıma bu buzdağının altında kalan kısmının kestirilmesi için yapılır. Anket sonuçları müşteri beklentilerini iyi yansıtmalı, firmanın neden tercih edilip , edilmediği, bu tercihe öncelikli olarak hangi faktörlerin sebep olduğu, bunlar arasında kaynak ayırmadan yapılabilecek iyileştirmeler olup olmadığı ve benzeri merak edilen ve hareket tarzını belirleyecek sorulara cevap aranmalıdır.

Sonuçta esas amacın sürekli iyileştirme olduğu ve Kalite ile ilgili olarak konacak hedeflerin sadece gösterge niteliği taşıdığı göz ardı edilmemelidir. Hedeflerdeki kesinlik payından çok bunların toplu olarak ne gösterdikleri , konulan teşhis ve alınacak önlemler üzerinde odaklanmak daha doğru olur.








 


Kullanım Şartları | Gizlilik | Fikri Mülkiyet | Telif Hakkı © 1999-2024 Gelişim Yönetim Sistemleri A.Ş. Tüm Hakları Saklıdır.

Web Tasarımı ve İçerik Yönetim Sistemi ProData Bil.Yaz.Don.Ltd.Şti. tarafından yazılmaktadır.